Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BRICS zirvesi dönüşü İstanbul’da Güvenlik toplantısına başkanlık etti. Toplantıda, terörle mücadelenin ve terörsüz bir Türkiye için cansiparane çalışmaların süreceği ve sınır ötesinde bir “teröristan” kurulmasına asla müsaade edilmeyeceği belirtildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BRICS Zirvesi’ne katılmak üzere gittiği Rusya’ya bağlı Tataristan Cumhuriyeti’nin başkenti Kazan’dan İstanbul’a dönerek güvenlik toplantısı düzenledi.
Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi’ndeki toplantıya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii (SSB) Başkanı Haluk Görgün, Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik katıldı.
İşte masadaki konular
Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında düzenlenen güvenlik toplantısında, TUSAŞ’a yönelik terör saldırısı ile terörle mücadeleye ilişkin atılan ve atılacak adımlar ele alındı. Toplantıda, terörle mücadelenin ve terörsüz bir Türkiye için cansiparane çalışmaların süreceği ve sınır ötesinde bir “teröristan” kurulmasına asla müsaade edilmeyeceği belirtildi.
Erdoğan’dan TUSAŞ açıklaması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 16’ıncı BRICS Zirvesi nedeniyle gittiği Rusya’da değerlendirmelerde bulundu. Dün Ankara’da Türk Havacılık Uzay Sanayi AŞ’ye (TUSAŞ) yönelik terör saldırısı ile ilgili konuşan Erdoğan, “Dün Ankara’da gerçekleştirilen hain terör eylemi nedeniyle taziyelerini ileten tüm dostlarımıza gösterdikleri dayanışma nedeniyle teşekkür ediyoruz. Bu alçakça saldırı Türkiye’nin terörü bertaraf etme azmini ve kararlılığını daha da perçinlemiştir. Ekonomiden güvenliğe, küresel adaletsizliklerden iklim değişiklikliğine her alanda etkileri hissedilen ciddi meydan okumalarla karşı karşıyayız. Zirve için belirlenen adil küresel kalkınma ve güvenlik için çok taraflılığın güçlendirilmesi temasını bu nedenle fevkalade isabetli buluyoruz. Şu noktayı incelikle vurgulamak isterim sosyoekonomik kırılganlıkların artığı ve güç dengelerinin değiştiği günümüz şartlarında İkinci Dünya Savaşı sonrasının ürünü olan siyasi ve mali mekanizmalar kendilerinden bekleneni veremiyor” dedi.