Suriye’de Halep ve Hama’yı ele geçiren Heyet Tahrir eş-Şam’ın lideri Ebu Muhammed el Colani, CNN’e konuştu, ‘değişim’ mesajları verdi: “Bu rejim öldü… Suriye kurumsal bir yönetim sistemini hak ediyor.”
27 Kasım’da kontrolünde bulunan İdlib’den Suriye ordusuna karşı saldırı başlatan HTŞ, önce İdlib’in geri kalanını ve Halep’i ardından da Hama’yı ele geçirmişti.
Örgüt şimdi Humus için Suriye ordusuyla çatışıyor.
HTŞ’yi Suriye’nin Golan bölgesine mensup zengin bir aileden gelen Ebu Muhammed el Colani yönetiyor.
Daha önce IŞİD ve El Kaide saflarında yer alan Colani sonra HTŞ’yi kurdu.
Gerçek adı Ahmed Hüseyin el Şara olan ve ABD’nin başına 10 milyon dolar ödül koyduğu Colani son gelişmelerle ilgili CNN‘e konuştu, değiştiklerini iddia etti.
‘Bu rejim öldü’
Perşembe Suriye’de açıklanmayan bir yerde yapılan mülakatta Colani ‘halk tarafından seçilen bir konseye’ dayalı bir hükümet kurmaktan bahsetti:
“Hedeflerden bahsettiğimizde devrimin amacı bu rejimi devirmek olmaya devam ediyor. Bu amaca ulaşmak için elimizdeki tüm araçları kullanmak bizim hakkımızdır.
Rejimin yenilgisinin tohumları her zaman içindeydi. İranlılar rejimi canlandırmaya çalışarak ona zaman kazandırdı ve Ruslar da onu desteklemeye çalıştı. Ama gerçek değişmedi bu rejim öldü.“
‘Bazı ihlaller oldu, kimsenin başka bir grubu ortadan kaldırma hakkı yok‘
Colani bir ‘dönüşüm’ yaşadığını öne sürdü:
“Yirmili yaşlarındaki bir kişi otuzlu veya kırklı yaşlarındaki birinden ve kesinlikle ellili yaşlarındaki birinden farklı bir kişiliğe sahip olacaktır. Bu insan doğasıdır.”
İnsan hakları grupları ve gözlemciler HTŞ kontrolündeki İdlib’deki hapishanelerde siyasi tutuklulara kötü muamele ve işkence yapıldığını raporlamıştı.
Colani bunun için “Bizim emirlerimiz veya talimatlarımız doğrultusunda yapılmadı. HTŞ olaya karışanları sorumlu tuttu” dedi.
HTŞ lideri ‘sivillerin ellerindeki bölgelerde korkacak çok az şeyleri olduğunu’ belirterek “İslami yönetimden korkan insanlar ya bunun yanlış uygulamalarını gördüler ya da onu doğru bir şekilde anlamadılar” iddiasında bulundu.
İç savaşta Hristiyanlar ve diğer azınlıkların cihatçı gruplardan zulüm gördüğünü söyleyen Colani, kendi yönetimlerin de bunun olmayacağını öne sürdü:
“Kaos dönemlerinde belirli kişiler tarafından azınlıklara karşı bazı ihlaller oldu, ancak bu sorunları ele aldık. Kimsenin başka bir grubu ortadan kaldırma hakkı yok. Bu mezhepler bu bölgede yüzlerce yıldır bir arada var oldular ve hiç kimse onları ortadan kaldırma hakkına sahip değil.”
‘Terör tanımı politik ve yanlış’
ABD, Türkiye, Birleşmiş Milletler (BM) ve batılı ülkeler HTŞ’yi ‘terör örgütü’ olarak tanımlıyor.
Colani buna “Politik ve yanlış” diye itiraz etti ve ‘diğer cihatçı gruplardan uyguladıkları acımasız yöntemler nedeniyle ayrıldığını’ belirtti.
‘Rejim düştüğünde yabancı güçlerin kalmasına gerek kalmayacak’
HTŞ lider son olarak şunu söyledi:
“Bu rejim düştüğünde sorunun çözüleceğini ve artık Suriye’de yabancı güçlerin kalmasına gerek kalmayacağını düşünüyorum.
Suriye tek bir yöneticinin keyfi kararlar aldığı bir sistem değil, kurumsal bir yönetim sistemini hak ediyor. Daha büyük bir projeden bahsediyoruz; Suriye’yi inşa etmek…
HTŞ bu diyaloğun sadece bir parçası ve her an dağılabilir. Kendi başına bir amaç değil, bir görevi yerine getirmenin bir aracı; bu rejime karşı koymak.”