Suriye’de yeni yönetim milli marş ile Baas rejimine atıf yaptığı iddia ettiği sembolleri eğitim müfredatından kaldırılacağını duyurdu.
Suriye’de Heyet Tahrir eş-Şam güçleri 8 Aralık’ta 61 yıllık Baas rejimini devirerek yönetimi ele geçirmişti.
Geçici bir hükümet kurarak bazı silahlı örgütleri Suriye ordusu çatısı altında birleştiren HTŞ, eğitim müfredatını da değiştirmeye hazırlanıyor.
Euronews‘ün haberine göre geçici hükümet Kraliçe Zenobia ve milli marşı müfredattan çıkaracak.
Suriye Eğitim Bakanı Nazir el-Kadiri müfredatın gerekli değişiklikler yapılana kadar aynı kalacağını açıkladı.
Sosyal medyada pek çok Suriyeli bunu ‘tarihin inkârı’ ve ‘gerçeklerin çarpıtılması’ olarak yorumladı.
Zenobia gerçekten var mıydı?
Tarihi kaynaklara göre Zenobia, Milattan Sonra (M.S.) 240 civarında Suriye’nin Palmira kentinde doğdu. Eğitimini İskenderiye’de aldı. Yunan ve Roma tarihini inceledi. O dönemde Suriye, Roma İmparatorluğu’nun bir eyaletiydi ve bu durum onun siyasi yaşamını şekillendirdi.
Tarihi kaynaklar, Zenobia’yı eski çağların en büyük kraliçelerinden biri olarak tanımlıyor. Olağanüstü güzelliğe ve zekâya sahip olduğu belirtiliyor. Palmira’yı Yakın Doğu’nun süper gücü hâline getiren bir lider olarak anılan Zenobia cesaret ve yönetim becerisiyle tanınıyor.
M.S. 258’e gelindiğinde Zenobia, Suriye’nin Roma valisi Odenathus olarak bilinen Lucius Septimius Odenathus’la evlendi. Lucius Septimius Odaenathus’la (Arapçada ‘Uthaynah’ olarak bilinir) evlendi. Ondan iki çocuğu oldu ve birlikta ticaret yolları üzerindeki önemli bir merkez olan Palmira’da yaşadılar.
Odaenathus, Zenobia’nın siyasi zekâsına ve liderlik vizyonuna katkıda bulunan, hükümet işlerini paylaştığı etkili bir yöneticiydi.
M.S. 266/267’deyse Odaenathus ve oğlunun suikasta kurban gitmesinin ardından Zenobia, kral naibi olarak yönetimi devraldı. Kocasının politikalarını benimsedi ancak cesur adımlar atarak nüfuzunu genişletti. Roma İmparatorluğu’nun Avrupa’daki istilalarla meşgul olmasını fırsat bilen Zenobia, Suriye ve Kuzey Mezopotamya üzerindeki kontrolünü sağlamlaştırdı.
Bazı kaynaklara göre M.S. 270’de Mısır’ı fethederek topraklarına kattı ve böylece doğuda geniş bir krallığın hâkimi oldu. Ancak aynı yıl Roma İmparatoru Aurelian’ın yönettiği ordu tarafından mağlup edildi.
Bazı rivayetlere göre Roma’ya esir olarak götürüldü, bazılarına göreyse oğluyla birlikte bir devenin sırtında İran’a kaçmaya çalıştı.
Zenobia birçok edebi ve tarihi eserle ölümsüzleştirildi.
Fransız yazar Bernard Simiot’un ‘Ben Zenobia, Palmira Kraliçesi’ adlı romanında hayat hikayesi edebi bir ustalıkla anlatıldı.
İngiliz tarihçi Edward Gibbon ‘Roma İmparatorluğu’nun Gerileyişi ve Çöküşü’ adlı kitabında onu ‘olağanüstü dehasıyla Asya’daki ırkına hareketsizliği dayatan sosyal ve iklimsel kısıtlamaları aşmayı başaran kadın’ olarak nitelendirdi.
Sonuç olarak tarihi kaynaklar Zenobia’nın varlığını kanıtlayan somut deliller sunuyor.
