Türkiye’nin ihracatı ilk çeyrekte yüzde 2,5 artarken, mevcut kur politikası nedeniyle dış pazarlarda rekabetçi olamayan ihracatçıların kârsızlık sorunu zirveye çıktı. Müşteri kaybetmek istemeyen firmaların maliyetine ihracat yapar hale geldiğini söyleyen iş dünyası temsilcileri, mevcut finansman koşullarında bu marjlarla işleri devam ettirebilmenin mümkün olmadığını vurguluyor.
Türkiye’nin ihracatı ocak-mart döneminde yüzde 2,5 artmasına karşın, 26 sektörün 14’ü ilk çeyreği ekside kapattı. İhracatın kg birim fiyatı da bu dönemde geçen yılın aynı dönemine göre değişim göstermeyerek 1,4 dolarda kaldı. EKONOMİ’ye konuşan ihracatçılar, mevcut kur politikası nedeniyle dış pazarlarda fiyat rekabetçiliğini kaybettiklerini kaydederek, karsız büyüme ile karşı karşıya olduklarını dile getiriyor. Müşterisini kaybetmek istemeyen ihracatçıların 14-15 aydan bu yana fiyatlarını korumaya çalıştığına dikkat çeken iş dünyası temsilcileri, “İhracat artsa da karlı değil. Maliyetinin biraz üzerine ihracat yapan çok fazla firma var. Kimse müşterisini kaybetmek istemiyor. Çünkü kaybedilen müşteriyi yeniden kazanmanın maliyeti çok daha fazla” ifadelerini kullanıyor.
“Maliyet artışları fiyata yansıtılamıyor”
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Çetin Tecdelioğlu, ihracatın değer bazında arttığını, ancak ihracatçının karlılığının ciddi şekilde erozyona uğradığını söyledi.
İhracatçıların şu anda operasyonlarını sürdürmek için kardan fedakarlık yaptığını dile getiren Tecdelioğlu, “Karlılığı geçtik birçok ihracatçı eksi yazıyor. En büyük sorunumuz ihracat pazarlarında rekabetçi olamamamız. Enflasyonla paralel gitmeyen bir kur var. Bunun yanında hala çok yüksek finansman maliyetleri ile karşı karşıyayız. Yanı sıra dünyada çok çalkantılı bir süreçten geçiliyor. Gelecek ile ilgili bir kaygı var, bu da küresel ticareti olumsuz etkiliyor. Dolayısıyla ihracatçının bu dönemde işi çok zor” dedi. İhracat iklimindeki olumsuzlukların yanında operasyonel maliyetlerin de artarak devam ettiğine işaret eden Tecdelioğlu, “İhracat müşterilerine fiyat geçişlerini olması gerektiği gibi yansıtmamız mümkün değil, çok ciddi rekabet var, pasta dilimi çok daraldı. Artan maliyetleri yurtdışına kabul ettiremiyoruz. Bu nedenle ihracatçıların karlılıkları çok eridi, hatta zarar edilen yerler durumlar oluyor” diye konuştu.
“Kur, kârlılıkları negatif etkiledi”
Otomotiv İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Baran Çelik de, son 2-3 yılda oluşan enflasyon nedeniyle artan maliyetlere karşın kurların aynı seviyede artmadığına dikkat çekerek, bu durumun ihracatçıların kârlılıklarını negatif etkilediğini dile getirdi. Fiyat geçişlerini olması gerektiği şekilde yansıtamadıklarını belirten Çelik, “Oluşan maliyet artışları maalesef, korumacı politikaların da etkisiyle ürün fiyatlarına yansıtılamıyor. Bu nedenle ihracata dayalı büyüme politikamızı devam ettirebilmemiz için ihracatı ve özellikle ihracata dayalı sanayi kollarını destekleyici politikaları geliştirmemiz ve artırmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Maliyetini çıkaran siparişi alıyor”
TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sanayi Meclisi Başkanı Şeref Fayat, 2025 yılına 2024’ten çok farklı başlamadıklarını, düşük karlılık devam ederken artan maliyetlerin sektörü daha da savunmasız bıraktığını söyledi. Fayat, “Sektör olarak ilk yarıda yüzde 5 zarar yazacağımızı, ancak ikinci yarıda kayıplarımızı geri alacağımızı ve yılı kafa kafaya tamamlayacağımızı hesaplıyorduk. Ama bu hesabı yaparken finansman maliyet aşağı iniyordu. Şimdi ise maliyet yüzde 48-50’lerden yüzde 58-60’lara çıktı. Dolayısıyla artık ikinci yarıya ilişkin umutlarımız da tehlikeye girdi. Bu ortamda da hazır giyimcinin kar etmesi mümkün değil. Sektör zor durumda” dedi. Maliyet artışlarının ancak 3’te 1’ini fiyatlara yansıtabildiklerine işaret eden Fayat, “Kağıt üstünde çalışan maaşları ve kira gibi genel giderleri çıkarabileceğini düşünen hemen siparişi alıyor. Kar araması mümkün değil. Şu an müşteriyi kaybetmeyelim, diye düşünüyor firmalar. Çünkü giden müşteriyi kazanmak çok zor” ifadelerini kullandı.
Eroğlu: Mevcut finansman koşullarında az marjla devam etmek zor
TOBB Plastik, Kauçuk ve Kompozit Sanayi Meclisi Başkanı Yavuz Eroğlu, karlığın düşmesinin iki ana nedeni olduğunu söyleyerek, “İçeride tüm maliyetler dövizden daha yüksek oranda arttığı için kur kaynaklı bir maliyet artışı oldu. Bu karlılığı düşürdü. Diğer taraftan küresel ekonominin yavaşlaması, bunun etkisiyle rekabetin artması ve Çin’in agresif politikaları pazar paylarımızda düşüşe yol açtı. Yani maliyet artıp satış fiyatları düşünce kar marjı da aşağı inmiş oldu” dedi. Firmaların bu durumu finansman gücünün yettiği yere kadar sürdürebileceğine işaret eden Eroğlu, “Finansmanın hem ulaşımı zor, hem de maliyeti yüksek. İster istemez bir süre sonra firmalar bu kadar az marjla devam edemeyeceklerini görecekler” diye konuştu.
Önder: Firmalar işler düzelir umuduyla müşterisini kaybetmek istemiyor
Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Kurucu Başkanı Burak Önder, Çin’in içinden geçilen dönemde çok rekabetçi olduğunu, hem kendi iç pazarında hem de ABD’ye ihracatında işler iyi gitmediği için kapasite fazlasını Türkiye’nin çevre ülkelerinde değerlendirdiğini hatırlattı. Önder, “Böyle bir dönemde Türkiye ise daha pahalı kaldı. Kurdaki yükselişin kontrol altında olduğu malum. Dolayısıyla rekabetçilikten bu yönüyle daha uzak bir fotoğraf veriyoruz. Ama ihracatçılar 14-15 aydır fiyat artıramıyor, müşterisini kaybetmek istemiyor. Çünkü kaybedilen müşteriyi geri kazanmanın maliyeti çok daha ağır. Bu nedenle ihracatçıların karlılıkları minimize oldu. Ancak firmalar işler düzelir umuduyla bir süredir bu şekilde devam ediyor” diye konuştu.