Avrupa Birliği’nin (AB) ardından Britanya da Rusya’ya kapsamlı bir yaptırım paketi açıkladı.
Rusya-Ukrayna savaşının üçüncü yılı geride bırakılırken Britanya, Rusya’ya ‘2022’den bu yana en büyük yaptırım paketini’ uygulama kararı aldı.
Kararı Britanya Dışişleri Bakanlığı duyurdu. Açıklamada yeni yaptırımların Rusya’nın savaş ekonomisini destekleyen finansal kaynakları, Kremlin yanlısı oligarkları ve Rus ordusunun tedarik zincirlerini hedef aldığı belirtildi.
Açıklamaya göre Britanya Rusya’ya 100’den fazla yeni yaptırım uygulayacak.
Hedef alınan oluşumlar ve kişiler arasında Rus ordusuna elektronik malzeme sağlayan üçüncü ülkelerdeki şirketler, Kuzey Kore’den Rusya’ya asker gönderdiği iddia edilen üst düzey isimler ve Avrupa teknolojisini Rusya’ya aktardığı öne sürülen 13 Rus kuruluşu da var.
Britanya yaptırımlarla Rusya’nın en önemli finansal kaynağı olan enerji gelirlerini de hedef alıyor.
Rus petrolünü taşıyan 40 gemilik gölge filo da yaptırım listesinde. Böylece Britanya toplamda 133 Rus petrol tankerini yaptırımla karşı karşıya bıraktı.
Ayrıca Kremlin’e yakınlığıyla bilinen 14 oligark da yaptırım kapsamına alındı. Aralarında 2,2 milyar sterlinlik servetiyle Rusya’nın en zengin iş insanlarından Roman Trotsenko da var.
Öte yandan bugün AB de Rusya’nın enerji, ulaşım, ticaret, finans ve bankacılık sektörleriyle Rus gölge filosunu hedef alan yeni yaptırımlarda anlaştığını duyurmuştu.
‘Ukrayna’ya sırtımızı dönemeyiz ve dönmeyeceğiz’
Açıklamada Britanya’nın Ukrayna’yı desteklemeye devam edeceğinin de altı çizildi.
Britanya Dışişleri Bakanı David Lammy, yaptırımları şu sözlerle duyurdu:
“Son üç yılın en büyük yaptırım paketiyle Ukrayna’ya olan bağlılığımızı vurguluyoruz. Kesilen her askeri tedarik hattı, bloke edilen her ruble ve (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin’in saldırganlığının açığa çıkmasını sağlayan her unsur, adil ve kalıcı barışa, Britanya’da güvenlik ve refaha doğru atılmış bir adımdır.
İşte bu nedenle Ukrayna’yı mümkün olan en güçlü konuma getirmeye odaklanmış durumdayız. Dünya, Putin’in tam ölçekli işgalinin dördüncü yılına girdiği korkunç dönüm noktasına işaret ederken, ortak güvenliğimiz için verdikleri mücadelede Ukrayna’ya sırtımızı dönemeyiz ve dönmeyeceğiz.”