Samsun’da kahverengi kokarcalarla mücadele için laboratuvarda 750 bini aşkın yumurta üretildi. Yumurtalarla kahverengi kokarcaların ‘doğal düşmanı’ parazitoitler (samuray arısı) üretilecek.
Söz konusu yumurtalar kışlaklardan toplanan 100 bin kahverengi kokarcadan üretildi.
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin desteğiyle yumurtaları hasat ederek 750 bin parazitoit üretmek için çalışmalara başladı.
Temmuza kadar 750 bin samuray arısı üretilmesi planlanıyor.
Bugüne kadar üretilenlerse haziran başında doğaya salınacak.
Enstitü müdürü Doç. Dr. Betül Bayraklı şunları söyledi:
* Enstitü 2023’te 22 bin parazitoit üreterek Artvin ve Rize’de doğaya saldı. 2024’te üretilen 207 bin parazitoit, TAGEM’in koordinasyonunda 34 ilde doğaya bırakıldı. Bu yılsa bakanlığımızın hedefi 1 milyon parazitoit salımıdır. Bu hedefin 750 bini, enstitümüz tarafından karşılanacaktır.
* Biyolojik mücadele tarımsal üretimde pestisit kullanımını azaltarak hem çevre hem de insan sağlığına olumlu katkı sağlamaktadır. Doğaya bırakılan parazitoitler sayesinde zararlı popülasyon doğal yollarla baskılanmakta, böylece kimyasal mücadeleye olan ihtiyaç önemli ölçüde azalmaktadır. Bu da kalıntısız ve güvenilir gıda üretimini desteklemektedir.
* Bu kapsamda dört iklim odasında 10 teknik personel ve 10 işçiyle yumurta üretimi titizlikle sürdürülmektedir. Mayıs sonuna kadar 6 bin tüplük anaç koloniye ulaşılması hedeflenmekte. Böylece temmuz sonuna kadar planlanan salım miktarına ulaşılacaktır. TAGEM koordinasyonunda haziran itibarıyla parazitoitler doğaya salınmaya başlayacaktır.
* Dünyadaki fındık ihracatı önemli kısmını karşılayan Türkiye için fındık yalnızca tarımsal bir ürün değil aynı zamanda ekonomik ve stratejik değeri var. Kahverengi kokarcanın yayılımı bu ürünü tehdit etmektedir.
* Yürüttüğümüz entegre mücadele çalışmaları içerisinde zararlıya karşı umut vadeden yöntemlerin başında ‘trissolcus japonicus’ isimli doğal düşmanının kullanıldığı biyolojik mücadele gelmektedir. Bu yöntem kimyasal ilaç kullanımına alternatif oluşturarak doğal dengeyi bozmadan zararlıyla mücadele imkanı sağlamaktadır.
