ABD Başkanı Donald Trump’ın destekçisi ünlü podcast yayıncısı Joe Rogan, Trump’ı şeytanla yatağa girerken gösterip hicveden animasyon dizisi South Park’ı övdü: ”Acayip eğlenceliydi. Tam bir aldırmazlık emsali.”
ABD’nin en çok takip edilen podcast yayıncılarından 57 yaşındaki Rogan, CIA çalışanı Mike Baker’ı konuk ettiği Joe Rogan Experince adlı yayınına South Park’ın yeni bölümünü konuşarak başladı.
İki buçuk yıllık aranın ardından geçen çarşamba 27’nci sezonunun ‘Sermon on the Mount’ (Dağdaki Vaaz) adlı ilk bölümü yayınlanan South Park’ta, ABD başkanı hicvedilmişti: Trump şeytanla yatağa giriyor, penis boyundan yakınıyor, Kanada başbakanıyla tartışıyor…
”Her yerde bir kaos, bir manyaklık var” dedi Rogan. ”South Park’ın son bölümünü gördün mü… Donald Trump’lı. Şeytan da var.”
2024 ABD başkanlık seçimlerinde açıkça Trump’ı destekleyen Rogan, ABD başkanının sertçe hicvedildiği bölümü şöyle değerlendirdi: ”Acayip eğlenceliydi. Tam bir aldırmazlık emsali. Gelmiş geçmiş en iyi dizi.”
Rogan son dönemde Trump’ın göçmenleri zorla sınırdışı etmesi başta olmak üzere bazı politikalarına karşı çıkmaya başladı.
Söz konusu bölüm yayınlandıktan sonra Beyaz Saray Sözcüsü Taylor Rogers, “Sol cenahın ikiyüzlülüğü sınır tanımıyor” diyerek diziye ve yaratıcılarına ateş püskürmüştü:
“Tıpkı South Park’ın yaratıcıları gibi, Sol’un da hiçbir özgün içeriği yok. İşte bu yüzden toplumdaki karşılıkları rekor düzeyde azalıyor. Bu dizinin 20 yılı aşkındır hiçbir anlamı yok. Yalnızca ilgi çekmek amacıyla umutsuzca ortaya atılan zorlama fikirlerle ayakta kalmaya çalışıyor.“
Tepkilerin üzerine dizinin yaratıcılarından Trey Parker, “Gerçekten çok üzgünüz” diyerek özür dilemişti.
Bir sahnede Trump, Beyaz Saray duvarlarına çıplak portrelerini asarken gösterildi. Bir başka sahnedeyse Trump’ın yatağa girdiği dizinin meşhur karakteri şeytan (Satan), başkanın penis boyuyla dalga geçiyor ve ‘Epstein dosyasında’ adının geçtiğine dair söylentileri yüzüne vuruyordu.
Koca koca adamlar dört gün ‘penis’ tartıştılar
1997’de Trey Parker ve Matt Stone’un yarattığı South Park, keskin mizahıyla, siyasi hicviyle ve tabuları ironik bir dille ele almasıyla kısa zamanda önemli bir kültürel fenomen haline geldi.
Parker, 27’nci sezonun ilk bölümünde sırf ABD başkanının cinsel organını gösterebilmek için dizinin yapımcılarıyla günlerce müzakere ettiklerini anlattı.
Öyle ki bölümün yapımcılarından bir not almış: “Olur ama penisi sansürleyeceksiniz, dediler. Ben de hayır dedim, penisi sansürleyemezsiniz.“
Dizinin diğer yaratıcısı Matt Stone ise ‘koca koca adamlar’ın dört gün boyunca ‘penis’ tartıştığını söyledi.
Paramount da yerden yere vuruldu
Fakat hedef tahtasında yalnızca Trump yoktu.
Paramount, 22 Temmuz’da South Park dizisinin küresel yayın haklarını 1,5 milyar dolara (60 milyar 637 milyon lira) satın aldı, yani dizi artık Paramount+’ta izleniyor.
Buna rağmen, Comedy Central kanalında yayınlanan South Park’ın yeni bölümünde Paramount da yerden yere vuruldu.
Bölümde, Paramount’un Trump’ın açtığı ‘seçmene müdahale’ davasını sonuçlandırmak için 16 milyon dolar (636,8 milyon lira) ödemesine ve CBS kanalındaki meşhur ‘The Late Show’u yayından kaldırma kararına gönderme yapıldı. 
Ekonomik mi, siyasi mi?
Paramount, CBS’in gözdesi ‘The Late Show’u Mayıs 2026’da yayından kaldıracağını duyurmuştu.
Ama kararın ekonomik mi, yoksa siyasi saiklerle mi alındığı muamma.
Resmi açıklamaya göre karar tamamen finansal gerekçelerle alındı: Programın yıllık maliyeti 100 milyon doları aşıyor ve son yıllarda 40 milyon dolar zarar ettiği belirtiliyor.
Gelgelelim zamanlama çok manidar.
Çünkü CBS’in bağlı olduğu medya devi Paramount kısa süre önce Skydance Media’yla birleşme sürecine girdi ve masrafları kısması gerektiğini öne sürdü.
Böylesine büyük bir anlaşmanın tamamlanabilmesi için kısmen Trump’ın kontrolündeki bazı federal kurumlardan onay alması gerekiyor. İşte bu nedenle Paramount’un Trump’la ilişkileri ‘yumuşatma’ya çalıştığı iddia ediliyor.
Tabii bu iddialar yersiz değil.
Çünkü Paramount geçen haftalarda Trump’ın açtığı bir ‘seçmene müdahale’ davasını sonlandırmak için 16 milyon dolar ödemeyi kabul etti.
‘The Late Show’ sunucusu Colbert, bu anlaşmaya açık açık ‘rüşvet’ dedi. Basın özgürlüğü savunucuları da Paramount’un ‘anlamsız davayı’ aslında kazanabileceğini belirterek ödemeyi yerden yere vurdu.
Yani iddiaya göre Paramount Trump’ı memnun etmek için hem davayı kapattı, hem de başkana sıkı muhalefet eden programını iptal etti.
CBS ve Paramount iddiaları kesinkes reddediyor.