Kriz derinleşiyor mu? 2025 yılı Eylül ayı enflasyonu son 20 yılın Eylül ayı enflasyonunun yaklaşık 3 katı

IMG_1124

TÜİK verilerine göre; son 20 yılın Eylül ayı enflasyonun ortalama yüzde 1.33 artığını belirten Ekonomim yazarı Servet yıldırım, 2025 yılı Eylül aynı enflasyonun yüzde 3.23 arttığını kayda geçti.

Ekonomist Servet Yıldırım’ın “Acaba pas geçer mi?” başlıklı yazısı şöyle:

“Enflasyonda artışı açıklayacak pek çok neden var. Ancak bunlar enflasyonun şu anda olması gerekenin çok üzerinde seyrettiği gerçeğini değiştirmiyor.

Enflasyon açıklanmadan önce birçok anket yapıldı, değişik kesimlerin beklentileri alındı. Herkes önceki aylara göre yüksek bir aylık enflasyon bekliyordu ancak eylül ayı enflasyonunun bu kadar yüksek çıkacağını kimse beklemiyordu.

TÜİK verilerine göre enflasyon eylülde yüzde 3,23 arttı. Oysa bundan önceki 20 yılın eylül aylarının ortalaması yüzde 1,33’tü.

Toplam 3,23’lük aylık artışın dörtte üçünden fazlası dört kalemden geldi: Gıda, eğitim, konut ve ulaştırma. Gıdanın katkısı 1,11 puan, eğitimin 0,48 puan, konut ve ulaştırmanın ise 0,44’er puan oldu. Bu kalemler, düşük ve orta gelir gruplarının harcama sepetinde en fazla ağırlığa sahip olanlar. Aylık artış gıdada yüzde 4,62, kirada yüzde 4,39 ve ulaştırmada yüzde 6,28 gibi oldukça yüksek seviyede gerçekleşti. Dolayısıyla ortalama yüzde 3,23’lük enflasyon, bu kesimler için çok daha yüksek hissedildi.

Çekirdek enflasyon göstergeleri de pek parlak değil. Mevsimlik ürünler hariç TÜFE yüzde 3,13 ve ekonomistlerin yakından takip ettikleri B endeksi yüzde 3,34 ve C endeksi yüzde 3,22 arttı.

Düşük gelirliler daha fazla hissediyor

Türkiye 2023 ortasında “rasyonele dönüş” adı altında bir program uygulamaya başladı. Aynı şekilde 2024 Haziran ayından bu yana dezenflasyon süreci içinde. Cuma günü açıklanan tüm bu oranlar, bu kadar uzun bir süredir dezenflasyon programı uygulayan bir ekonominin ulaşmış olması gereken değerlerin çok üzerindedir, alarm vericidir. Eylül aylık enflasyonunun yıllıklandırılmış karşılığı yüzde 46’yı buluyor.

Evet, enflasyonda bu artışı açıklayacak pek çok neden var. İklim koşullarının gıdaya etkisinden deprem ve kentsel dönüşüm gibi konut sektörüne özgü arz yönlü unsurların kira fiyatlarına yansımasına kadar birçok neden sıralanabilir. Ancak bunlar enflasyonun şu anda olması gerekenin çok üzerinde seyrettiği gerçeğini değiştirmiyor; durumu düşük gelirliler için katlanır hale getirmiyor.

Benzer gelişmelerin yaşandığı yakın zamandaki değerlendirmelerinde “Bu görünüm para politikasındaki sıkı ve kararlı duruşumuzu korumayı gerekli kılıyor” diyen Merkez Bankası, 23 Ekim’de yapılacak Para Politikası Kurulu toplantısında faiz indirim sürecine ara verebilir mi?”

Exit mobile version