Yeni Akit Gazetesi Yazarı Ali Karahasanoğlu, ‘Vah tilkiliğe soyunan akıl fukarası Hüseyin Çelik vah!‘ başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Karahasanoğlu yazısında, ‘Bu ülkede Milli Eğitim Bakanlığı yapmış bir adam. Böyle bir adama, o yıllarda da olsa, Milli Eğitim Bakanlığı koltuğunu teslim etmesi sebebi ile AK Parti’yi de eleştirelim.. “Ülkedeki adamlar yasaklı. Koltuğa oturtacağımız adam yok. Biz de bu odunu oturtuyoruz” deselerdi, daha iyi olurdu… Niye bu kadar ağır söylüyorum.. Adam tam bir odun gibi konuşuyor da onun için..’ ifadelerine yer verdi.
Akit Gazetesi yazarı Ali Karahasanoğlu’nun yazısı şöyle;
“Bu ülkede Milli Eğitim Bakanlığı yapmış bir adam.
Böyle bir adama, o yıllarda da olsa, Milli Eğitim Bakanlığı koltuğunu teslim etmesi sebebi ile AK Parti’yi de eleştirelim..
“Ülkedeki adamlar yasaklı. Koltuğa oturtacağımız adam yok. Biz de bu odunu oturtuyoruz” deselerdi, daha iyi olurdu…
Niye bu kadar ağır söylüyorum..
Adam tam bir odun gibi konuşuyor da onun için..
HTŞ ve Suriye Milli Ordusu’nun, Esed’i devirmesi konusunda, “Amerika ve İsrail’in planıdır” yakıştırmaları yapılan bir konjonktürde..
Hüseyin Çelik çıkmış, “HTŞ, Türkiye dahil tüm dünya tarafından terör örgütü olarak görülüyor” diyor.
Arkasından, “Bu sebeple, HTŞ’nin Amerikan planı olduğu iddiası doğru olamaz” cümlesi kursa..
Mantıki tutarlılık arzediyor derim..
Ama Hüseyin Çelik, mantıki tutarlılığın bunu gerektirdiğini söylemek için değil, YPG’yi aklayıp paklamak için HTŞ’nin terör örgütü olarak kabul edildiği iddiasını dillendiriyor.
Cümlesi tam olarak şöyle: “Unutmayalım ki, PYD sadece Türkiye tarafından terör örgütü olarak görülüyor. HTŞ ise Türkiye dahil tüm dünya tarafından terör örgütü olarak görülüyor.”
Yazıklar olsun, binlerce defa yazıklar olsun..
Kendisi gibi, son yıllarda Fetö’ye nasıl masumlaştırma yapacağız diye kafa yoran Bülent Arınç’ın 2004’lerde “Şeyini şey ettiğiminin şeyindendir” vecizesini unutan Hüseyin Çelik..
Türkiye’nin de, HTŞ’yi terör örgütü olarak kabul ettiğini ima ediyor..
Bunu bir kenara koyalım..
Hüseyin Çelik’e soralım: Bir askerimize kurşun sıkmamış HTŞ ile binlerce askerimizin, polisimizin katili PKK sence aynı mı?
Tilkiliğe soyunan Hüseyin Çelik diyecek ki, “PKK ayrı, PYD ayrı.”
Köşeye sıkışınca, zaten hep aynı terane.
PKK ayrı, YPG ayrı.. YPG ayrı, PYD ayrı..
İşlerine gelince, kafa karıştırmak için bu söylemi dillendirseler de..
İşin gerçeği şu..
Ne diyordu HDP sözde Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ: “Partimiz için ‘sırtını terör örgütüne dayayan HDP’ diyorlar, anlamayanlara cevap veriyorum biz sırtımızı Rojava’ya, Kobani’ye,(..). Biz sırtımızı YPJ’ye, YPG’ye ve PYD’ye yaslıyoruz bunu söylemekte ve savunmakta hiçbir sakınca görmüyoruz. Sırtımızı kime yasladığımızı söylüyoruz, bundan sonra da yaslamaya devam edeceğiz.”
Anladın mı Hüseyin efendi..
Burda PYD de var. YPG de var.. Dahası da var..
Bir hatırlatma daha yapayım..
Hüseyin Çelik’in, “Gazetecilik gereği yapılan bir çalışmadır. Soruşturulmaması gerekir” diye savunduğu Nevşin Mengü-Salih Müslim konuşmasındaki muhatap..
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, 17 Şubat 2016’da Merasim Sokak’ta Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait personel servislerinin geçişi sırasında bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıyla ilgili olarak yürüttüğü soruşturma kapsamında yakalama kararı çıkarılan bir isim..
Düşünebiliyor musunuz, Ankara’nın göbeğinde, bombalı saldırı yapılıyor..
Saldırının azmettireni örgüt ile Türkiye vatandaşı hiç kimseye karşı fiziki saldırıda bulunmamış, hatta herhangi bir söylemde de bulunmamış HTŞ’yi bir tutmaya kalkıyorlar..
Devam ediyor tilkiliğe soyunan Hüseyin Çelik:
“Başına ABD tarafından 10 milyon dolar ödül konan Colani ile röportaj yapan gazetecilerle ilgili olarak da soruşturma başlatılacak mı?”
Burası Amerika’nın uydu devleti mi?..
Burası Türkiye Cumhuriyeti, bay Hüseyin.
Amerika’nın talimatı ile siz iş yaparsınız.
FETÖ’cülere siz destek çıkarsınız..
FETÖ’nün, CIA kuklası olduğunu bildiğiniz halde bunu yaparsınız..
Sonra, köşeye sıkışınca, “Amerika, HTŞ’yi terör örgütü kabul ediyor” dersiniz..
Amerika FETÖ’yü terör örgütü görmüyor. Ne yapacağız, Amerika’nın kuyruğuna mı takılacağız?
Amerika, düne kadar Taliban’ı terör örgütü sayıyordu..
Biz de, körü körüne, ABD ne derse onu mu yapacağız.
Ki, hatırlayın, 17 Aralık FETÖ emniyet darbesinde ismi bol bol geçen, Yasin El Kadı için de, Amerika’nın baskısı ile BM teröre destek veren işadamı tanımlaması yapılmış, Türkiye de bunu kabul etmek zorunda kalmıştı.
Ama o Yasin El Kadı, tüm haklarını geri aldı..
Kendisinin terörle bir iltisakı olmadığını, terörü finanse etmediğini Amerika’ya da, BM’ye de kabul ettirdi..
Amerika’nın kuyruğu olmaya gönüllü Hüseyin Çelik ise, dün FETÖ’nün Yasin el Kadı üzerinden yaptığı algı operasyonunun benzerini, tam da 17 Aralık’ın yıldönümünde, 2024 Türkiyesi’nde HTŞ üzerinden tekrarlamaya kalkıyor..
HTŞ’nin başındaki Colani Türkiye’ye kurşun sıktırırsa..
Colani, Türkiye hakkında haddini aşan sözler sarf ederse..
Onunla röportaj yapıp, emme basma tulumba benzeri başını sallayan gazeteci de, soruşturmaya tabi tutulur..
Bunda ne var, Hüseyin Çelik?
Fatih Altaylı gitti, 28 Şubat öncesinde Bekaa vadisinde, teröristbaşı Apo ile görüştü..
Apo’nun bir terörist değil, sivil örgüt başı gibi Türkiye’ye tanıtımını yaptı..
Başka başka isimler de, teröristbaşı Apo ile görüştü..
Her biri, bu ülkenin askerine sıkılan kurşunlarda pay sahibi oldular, ama hiçbirisi soruşturulmadı, haklarında terörü övme suçundan dava açılmadı.
Şimdi yargı, bu rezilliğe dur diyor..
Ciyaklayan ise, “Hukukçulara sordum, ‘suçu övme olabilir’ dediler. Ben de röportajı sildim” diyen Nevşin Mengü değil.. AK Parti sayesinde, hayalinde göremeyeceği koltuklara oturan Hüseyin Çelik oluyor..